Akraba (dost) ile ye, iç, alışveriş etme
Dost ile ye, iç, alışveriş etme atasözünün anlamı, alışverişte her iki taraf da kendi çıkarını düşüneceğinden dolayı iki dost arasındaki alışveriş dostluğu bozabilir.
Alışverişte herkes kendi çıkarını düşünür. Bir alışverişte doğal olarak, alıcı daha ucuza almak isterken, satıcıda karının yüksek olmasını ister. Bu açıdan bakılınca, çıkar çatışmasından dolayı kalpler kırılır, dostluklar zedelenebilir. Ticaret ve bunun tabii sonucu olarak yapılan alışverişte dost ve akraba olanların daha titiz ve duyarlı olması, çıkar hesabına göre hareket etmemesi gerekir. Aslında burada söylenmek istenen budur; fakat bu atasözünü düşmanınla yada tanımadığın kimselerle alışveriş yap, onlar kazansın; dost ve tanıdıklarınla asla alışveriş yapma şeklinde algılayanlar vardır ki, bu doğru değildir. Gerçek dost ve akrabalık asıl alışverişte belli olur; para ve dünyalık münasebetleri aradaki bağları sayıflatmak şöyle dursun, aksine pekiştirir.
Hemen her alışverişin temelinde çıkar yatar. Bu çıkarlar insanları çatışmaya sürükleyip tatsızlıklara yol açabilir; sonuçta ortaya kırıcı, incitici davranışlar çıkar. Dolayısıyla alışveriş dostluğu bozucu bir işlev yüklenmiş olur. Bu ise devamlı görüşen insanlar için hoş bir durum değildir. Bu bakımdan özellikle kendine güvenemeyenler, dostluklarının devamını dileyenler alışveriş konusunda dikkatli olmalı, gerekirse birbirleriyle alışverişten kaçınmalıdırlar.