Parayı veren düdüğü çalar anlamı, istenilen bir şeyi alabilmek için para ödemek gerekir, parasını ödeyen kimse istediği şeyi elde eder. Para harcayan kimse istediğini elde edebilir anlamında kullanılan bir atasözüdür.
Parayı veren düdüğü çalar atasözünün anlamı, hiçbir şey karşılıksız yapılmaz. Karşılıksız yapılmış gibi görünen iyiliklerin mükafatını da Allah verir. Para bir geçim vasıtası, insanların elinde büyük bir imkândır. Paraya sahip olan kişi her istediğini elde eder. Bir karşılık vermeden hiçbir amaca ulaşılamayacağı açıktır. Nasrettin Hoca’nın düdük hikâyesi de bu atasözünü açıklar mahiyettedir. Rivayete göre Hoca şehre pazar için giderken köyün bütün çocukları ondan düdük isterler. Ancak içlerinden bir tanesi Hoca'ya düdük alması için para verir. Hoca dönüşünde yalnızca bu çocuğa düdük verir ve ünlü sözünü söyler:
- Parayı veren, düdüğü çalar. Her şeyin bir bedeli olduğunu hatırlatmak üzere söylenir.
Parayı veren düdüğü çalar anlamı şu şekilde :
Para harcayan kimse istediğini elde edebilir. İş yapabilir, yaptırabilir; satın alabilir, aldırabilir; hemen her istediği maddî şeye kavuşması mümkündür.
Parasını veren kimse, bu dünyada istediği şeyi elde eder. Para ile menfaat ilişkisi sebebi dünyanın değişmez kurallarından biridir. Parası olan kimse menfaat bekleyen kimseye kolaylıkla iş yaptırabilir; parası olan insana kolayca mal satılabilir.
Parayı veren düdüğü çalar TDK anlamı nedir
Para harcadığında insan istediğini elde edebilir anlamında kullanılan bir söz: Bana kafa tutmaya hiç hakkın yok. Parayı veren düdüğü çalar. Verirsin bir görüşme parası daha. -S. F. Abasıyanık.
Parayı veren düdüğü çalar atasözünün ana fikri nedir
Para harcadığında insan istediğini elde edebilir.