Bu yazımızda sizlere başının kaygısına düşmek deyiminin anlamı ve kısaca hikâyesi hakkında kısaca bilgiler vereceğiz.
Başının kaygısına düşmek deyiminin anlamı:
Kendi derdine düşmek, kendi derdiyle ilgilenmek.
Başının kaygısına düşmek deyiminin hikâyesi:
Her dağın kendine göre bir dumanı vardır, derler. Herkesin kendine göre bir derdi vardır. Felaketli günlerde herkes kendi başının telaşına düşer. Kendi üzüntüsünü kendi hafifletmeye çalışır.
Her ormanın bir tilkisi vardır, derler ya… Bir gün ormanda bir tilki, yolda resimli bir kitap bulmuş. Kitaba bakarken bunu kurt görmüş. “Tilki kardeş, o nedir?” demiş. Tilki, “Bu bir fermandır. Bana padişah tarafından gönderildi. Şu gördüğün her yer bana ait. İstersen birlikte gezip dolaşalım.” demiş. Bir gün kurtla gezip dolaşırken uzaktan bir grup avcının geldiğini görmüşler. Tilki kaçmaya başlayınca kurt, “Beni bırakıp nereye gidiyorsun, arkadaşlık bu mudur?” demiş. Tilki de, “ Başımın kaygısına düştüm, eşi, dostu, arkadaşı kim düşünür?” demiş.
Herkesin ayrı bir derdi var, Dertli insan yanında dost arar,
Başının kaygısına düşersen eğer El açıp Yüce Allah’a yalvar.