Küpünü doldurmak, eline geçirdiği fırsatları değerlendirerek çok para biriktirmek anlamında kullanılan bir deyimdir.
Küpünü doldurmak deyiminin anlamı:
Eline geçen fırsattan faydalanarak çok para biriktirip zengin olmak.
Küpünü doldurmak deyiminin hikâyesi:
Bazı insanlar hayatta bir taşla iki kuş vururlar. Karşılarına çıkan fırsatları iyi kullanarak bir sürü dünyalık, yani mal mülk ve para edinirler. Karşımıza bir imkân, bir iş fırsatı çıktığı zaman, bunu iyi yönde değerlendirmek gerekir. Çünkü böyle bir fırsat, kişinin ailesine ve çevresi için lüzumlu bir şeydir. Başkalarının hakkını ve hukukunu da çiğneyerek fırsatçı olmamak lazımdır.
Evvelce şehrin birinde vicdan ile cüzdan arasında sıkışmış bir kadı varmış. Şikâyet üzerine görevine son verilmiş. Kadı, şehirden ayrılmadan önce, şikâyetleri, şehrin eşraf ve tanınmış kişileri konağa çağırarak onlara bir ziyafet vermiş. Yemekler yenilip kahveler içildikten sonra, kadı efendi, hizmetçilerine emir vererek üç büyük küpü odanın ortasına getirtmiş. Küplerin başına geçerek:
Biliyorsunuz beni şikâyet edip, görevimden aldırdınız. Bu gördüğünüz küpleri sizden aldığım altınlarla doldurdum. Yalnız bu küplerin sadece ikisi ağzına kadar dolu. Üçüncüsü de dolmasına dört parmak kalmıştı. Bunu da doldursaydım kanunsuz iş yapmayacak, adaletten ayrılmayacaktım. Sabrediniz, şimdi yerime gelecek adam, boş küplerle işe başlayacak ve kendi küplerini dolduracak, bu paralarda yine sizden çıkacak. Haydi şimdi Allah’a ısmarladık, demiş.
Kimi insan vardır,
küpünü doldurur, Fırsatlar ayağına gelir, demişler. Fazla tamah etme, bir noktada dur, Haramla, helalı ayır demişler.
Küpünü doldurmak ile ilgili cümleler
Küpünü doldurmayı becerebilenlerden olamadım hiç.