İstanbul Milletvekili ve TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu Başkanı Mustafa Yeneroğlu, Hamburg’daki STK temsilcileri ve basın mensuplarıyla görüşerek gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Yeneroğlu, STK’ların görüşlerinin alınması için bu toplantıları düzenlediklerini belirterek “Böylece vatandaşlarımız da sorunlarıyla ilgilenildiğini ve takip edildiğini görüyorlar. Arzu ettiğimiz yurt dışı vatandaşlar politikasının daha iyi seviyeye gelebilmesi için herkesin bu sürece sahip çıkmasıdır. Dil ve kültür birikiminin muhafaza edilmesi ve geliştirilmesi lazım” dedi. Yeneroğlu STK temsilcileriyle kültürel geleneklerin korunması, eğitim, kültür, siyaset, mavi kart, öğretmenlerin sorunları ve DİTİB’e yapılan haksız köşeye sıkıştırmalar konusunu da ele aldıklarını belirterek, son ayların merak edilen konusu Otomatik Bilgi Transferi Anlaşması hakkında da detaylı açıklama yaptı. Yurt dışında uzun yıllar ikamet eden ve daha sonra Türkiye’ye yerleşen vatandaşlara yönelik kurumsallaşma noktasında birçok çalışmanın bulunduğunu anımsatan Yeneroğlu, ‘’Bu çalışmalar siyasetin hızına ve gerginliklerine bağlı olarak ilerliyor. Biz elimizden geldiğince çalışmalarımıza ara vermeden, güncel ilişkilerin olumsuzluklarından etkilenmeden yolumuza devam ediyoruz” dedi.
– Mavi kartın kullanım alanı genişliyor? Yeni gelişmeler neler?
Mavi kartın resmi bir belge olarak kabul edilmesiyle ilgili özellikle taşralarda eksiklikler vardı. İki hafta önce İçişleri Bakanı müsteşarı ile yaptığımız görüşme neticesinde Mavi Kartla işlem yapılmasında sorun çıkartılmamasına yönelik taşradaki kurumlara tebligat gönderilecek. Hesap açılamaması ve kredi çekilememesi yönünde sıkıntılar vardı. Bunları asgariye indirerek mavi kartın her yerde tanınır hale getirilmesini sağlamak için uğraşıyoruz. Bunda sonra banka hizmetlerinde mavi kart resmi belge olarak kabul edilebilecek.
– Emeklilik konusundaki son gelişmeler nelerdir?
Türkiye, yurtdışındaki vatandaşına emeklilik imkânı sunan dünyada tek ülkedir. Dolayısıyla bunun mavi karta geliştirilmesi gibi bir durum söz konusu değil. Çünkü mavi kart vatandaşlarımıza sunulan özel bir imtiyazdır. Yine bunu dünyada sunan tek ülke Türkiye’dir. Vatandaş olmak sadece hak sunmuyor. Bunun yanında bazı yükümlülükler de getiriyor. Yani Türkiye’de yaşayan her vatandaşla aynı haklara sahip olunamayacak kurallar da var. -Emekli olanların Almanya’da çalışamamasıyla ilgili sıkıntılar vardı. Bununla ilgili bir çalışma oldu mu? Bizim vaadimiz neydi? Yurtdışındaki vatandaşımız en azından yarım gün çalışabilsin. Her ülkenin kendine göre kuralları var. Bu meseleleri irdeleme konusunda birçok çalışma yapıldı. Türkiye mevzuatına uyarlanması konusuyla ilgili süreç daha devam ediyor. Ümit ediyorum ki 2018 yılı içerisinde bitirilerek yürürlüğe girecektir. Bu konuda vatandaşlarımıza verdiğimiz söz var ve bunu yerine getirmemiz gerekiyor.
-AGİT’in 57 ülke arasındaki Otomatik Bilgi Transferi Anlaşması Avrupalı Türkleri ne kadar etkileyecek?
Bu konuda çok yanlış bilgilendirmeler var. 2011 yılında AGİT bünyesinde karşılıklı vergi konularında idari yardımlaşma sözleşmesiyle ilgili bir meseledir. Bunun muhtevası karşılıklı vergilendirmeyi şeffaf hale getirmek, karşılıklı vergi kaçakçılığını mümkün mertebe önlemektir. Vatandaşımızın lehine ve aleyhine boyutları var. Örneğin vatandaşımız Almanya’da sosyal yardım alıyor olabilir. Bir banka o kişinin içerde parası olup olmadığıyla ilgili bilgi verebilir ama içeriğiyle ilgili bilgi veremez. Bu zaten Almanya için de mümkün değil. O akla aykırı olur. Emlak ve gayrimenkulleriyle ilgili de bilgi vermesi söz konusu değil. Burada söz konusu olan hesap bildirimi yapılabilir. Bu sadece gelir vergisi kapsamında değerlendirilebilir. Bunun ötesinde değerlendirme yapılamaz ve ispat aracı olarak da kullanılamaz. Uluslararası anlaşmalarda böyle bir mevzuat yok. Türkiye bu anlaşmaya imza attı ama hangi ülkelerle ilgili bilgi paylaşımı yapılacağıyla ilgili bir çalışma yapmadı daha. Bu özel anlaşma ve çalışmalarla somutlaştırılması gerek. Şu ana kadar bu konuyla ilgili somut bir adım atılmadı.
-Peki geçmişe dönük işlem yapılabilir mi? Türkiye bu bilgileri verir mi?
Kesinlikle hayır. Geçmişe yönelik bir uygulama olmayacağı zaten mevzuatta açık bir şekilde belirtiliyor. Vatandaşın burada tedirgin olmasına gerek yok. Zaten Türkiye’de gayrimenkulü olan birisi Almanya’da vergi ödemez ki. Emlak nerdeyse onun vergisini orda ödersiniz. Bu tüm dünyada aynı şekilde geçerlidir. Bir de şu var. Türkiye’de geçen yıl “Kişisel Verileri Koruma Kanunu” çıkarttık. Yurtdışındaki farklı ülkelerle bilgi paylaşımında bulunulmamasını mevzuata aldırarak vatandaşlarımızı koruma altına aldırdık. Bu çok önemli. Hatta vatandaşımızın menfaatine aykırı bir durum olabilir mi diye de “Kişisel Verileri Koruma Kurulu” adı altında bir kurul koyduk oraya. “Acabalık” sorular olursa bu konu kurula gider, kurul buna karar verdikten sonra ancak bu bilgiler paylaşabilir. Kurum onay vermeden kesinlikle böyle bir şey olması söz konusu değil. Kurul karar verirse de “şu kişinin şu bankada hesabı vardır, parası vardır” denilir. Paylaşılacak en fazla bilgi budur, daha fazlası yok. Kamuoyunda dolaşan bilgilerin yapılan anlaşmayla hiç alakası yok.
– Almanya’daki boşanmaların Türkiye’de tanınması ne zaman geçerli olacak?
Almanya’daki boşanmaların Türkiye’de kabul edilebilmesi için bir kanun çıkardık. Bunun çok önemli bir ihtiyaca cevap verdiğini düşünüyoruz. Vatandaşımız 2-3 bin euro para vermesin, yıllarca beklemesin. Bunun için konsolosluklarda bunu tescil ettirebilsin istiyoruz. Bununla ilgili yönetmelik çalışması sene sonuna kadar bitecek. 2018 itibari ile konsolosluklarımızda ve Türkiye’deki bazı yerlerde vatandaşımızın işlem yapacağı şekilde süreci hızlandırıyoruz. Bu kuraldan herkes istifade eder diye de bir şey olmaz. Kişiden kişiye değişir. Bizim derdimiz genel ve ortak sorunlara çözümler getirmektir. Bu mevzuat herkesin sorununu çözecek anlamına gelmesin.
-Askerlikle ilgili 2018’de herhangi bir değişiklik olacak mı?
Askerlikte 1000 euro ile ilgili herhangi bir değişiklik yok, olmaz da zaten. Bunu fazla konuşursak millette tedirginlik olur. Ama şöyle bir sıkıntı var. Vatandaşlar askerlik ücretini konsolosluklarda ödeyemiyor ve verilen bankadan yapması gerekiyor. Biz onu değiştiriyoruz. Vatandaş bundan sonra dövizli askerlik bedelini yeni yıl itibariyle konsolosluklarda ödeyebilecek diye bir kolaylık sağlayacağız. Yani aracı bankalara ihtiyaç olmayacak. Ayrıca Milli Savunma Bakanıyla görüşerek insanların askerlik bedelini ödeyebilmesi için üç yıl çalışma şartını ortadan kaldırmak için çalışıyoruz. Örneğin yurtdışında doğmuş, orada tüm eğitimini yapmış gençler de faydalansın bundan. 18 yaş altında en az 5 yıl Almanya’da eğitim almış ve hala yurtdışında yaşayan gençlerimiz, üç yıl şartından muaf olsunlar diye bununla ilgili düzenleme üzerinde çalışıyoruz. Zannedersem yılbaşından sonra bu da yürürlüğe girecektir. 38 yaşını dolduranlar ile ilgili de bir çalışma yapıyoruz ama içeriği hakkında henüz bir şey söylemek erken olur.
-Türkiye-Almanya ilişkilerindeki gerginlik ne zaman biter? Bu gerginlik ticari ilişkileri nasıl etkiliyor?
Almanya ile Türkiye’nin son zamanlarda aralarının gergin olmasından dolayı ticari ilişkilerimizde zarar görülmedi. Almanya’ya ihracatımız 15 milyar euro üzerindeyken, ithalatımız da 21 milyar euro civarındadır. 37 milyar euro’ya yakın ticari hacmimiz bulunmakta. Türkiye ayrıca Avrupa Birliği’nin (AB) beşinci büyük ticaret ortağıdır. AB’nin Türkiye’ye, Türkiye’nin de AB’ye ihtiyacının olduğu rakamlarla ortaya çıkıyor.