Aç doymam, tok acıkmam sanır atasözünün anlamı, aç hiç doymayacakmış gibi saldırır yemeğe. Toksa önüne dünyanın en lezzetli yemekleri bile konsa fazla yemek istemez, ilgisiz kalır.
Aç insan, yeterinden çok yiyecek ister. Tok insan da kendisine yiyecek şey gerek değil gibi davranır.Sözgelişi yoksul kişi, kazandıkça daha kazanmaya çalışır. Varlıklı kişi ise durumunun sürüpgideceğini sanır da kazanç yollarına başvurmaz. Dahası, elindekini bilinçsiz tüketir
Aç insan hiç doymayacağını düşündüğü için yeterli gıdayı bulunca hoşnut olmaz. Yoksul kimse bir hırsa kapılır, gözünü mal hırsı bürür, durmadan dünyalık biriktirir. Doymuş kimsede hiç acıkmayacağını, tokluk hissinin devamlı olduğunu sanır. Varlıklı kimse bir rehavete sürüklenir, elindekinin hiç bitmeyeceğini düşünür, çalışma ve üretme gereği duymaz; bundan dolayı aşırı harcamalar yaparak israfa sürüklenir.
Uzun süre yokluk içinde olan aç insan elde ettiğinden çoğunu ister, tatmin olmaz, yetmeyeceği duygusunu taşır. Yoksul kişi, kazandıkça daha kazanmaya çalışır. Tok, yani varlıklı insan ise var olanla yetinir gibidir, elindekilerin bir gün gelip tükeneceğini düşünmez, yeni kazanç yollarına başvurmaz, dahası elindekileri bilinçsizce harcamaya devam eder.
Aç doymam, tok acıkmam sanır atasözünün hikayesi
Eski zamanın birinde, bir ağa, adamlarından birine çok kızar. Giysilerini çıkarttırıp bir direğe bağlar onu. Üstüne de pekmez döktürüp:
“Bir gün böyle bekleyecek, kimse dokunmasın,” diyip gider.
Arı ve sinekler, pekmezi fark eder fark etmez hücum ederler adamın üstüne. Vücudunda gezinmeye, vızır vızır konup kalkmaya başlarlar.
Oradan geçen bir avcı görür adamı. Yardım etmeye koşar hemen. Eliyle arı ve sinekleri kovalamaya, uzaklaştırmaya çalışır önce.
“Sakın yapmaaa!” diye bağırır pekmeze bulanmış adam, hiç hoşlanmaz bundan.
“Kovalama onları!”
Avcı şaşırıp öyle bakakalınca pekmeze bulanmış adam hemen şu açıklamayı yapar:
“Bu sineklerle arılar üzerimdeki pekmezi yiyip biraz doydular. İlk baştaki kadar rahatsızlık vermiyorlar şimdi. Bunları kovarsan yerine yenileri gelir. Yeni gelen açlar, doymak için daha çok dolaşırlar vücudumda, daha çok rahatsızlık verirler. Çünkü aç doymam, tok acıkmam sanır.”