KISSADAN HİSSE
İblis cennetten kovulduktan sonra kafaya taktı gece demez, gündüz demez Adem’e ne hile yapacağını düşünürdü. Bir gün birde baktı cennetin kapısında tavusla yılan çıkmaktalar. Hemen saldı zehrin. Yılanda kendini zehir kendinde, bana bir şey olmaz sana dursun. Cennetten çıkan tavus ve yılanı gören iblis hemen usulca sokuluverdi yanlarına. Onlara şöyle dedi:
-Siz cennetten kovulacaksınız Adem’de kovulacak, eğer ki beni cennette girdirirseniz ben ona kolayını öğretirim. Sizde Adem de cennetten kovulmazsınız diye yemin etti.
Tavusla yılan birleşip istişare ettiler. En son tavus vardı iblisin yanına ve şöyle dedi:
-Söylediklerine inanırız ama seni içeri nasıl sokacağız, düşündük taşındık onu bilemedik. Nasıl gizleriz de sokarız seni cennetten içeri. Bu cevap karşısında hemen sihir yaptı iblis. Bir sihirle mücevhere dönüştüğünü gören tavus kuşu inci tanesini ağzına aldı. Böylelikle iblis tavusun ağzında cennete girdi.
Peki iblis cennette girerde rahat durur mu. İblisin vazifesi iblislik yapmak. Tavus tuttu onu Havva‘ya getirdi. İblis hemen başka bir sihirle inci tanesinden bir insan suretine geçmişti. Hemen geçi vermişti Havva’nın karşısına ve ona şöyle dedi:
-Ey Havva eğer ki bu ağaçtan yemezseniz cennetten kovulacaksınız. Yasaktır dedi Havva. İblis bu durmadı, dürttü yine. Yemezseniz kovulacaksınız. Sende Adem’de cennetten kovulacaksınız. Nihayet Havva’yı kandırmayı başardı ve Havva o ağaçtan yedi. Sonra vardı Adem’in yanına. Ey Adem ben o yasaklı ağaçtan yedim dedi. Eyvah dedi Adem. Eyvah ki ne eyvah! Birden bir üzüntüye gark oldu Adem. Havva cennetten kovulacak bende ondan uzak kalacağım diye hayıflanırdı.
Havva’dan ayrı kalmayı kabul ettiremedi yüreğine. Onu yalnız koymamak, ondan ayrı düşmemek için oda vardı oda yedi yasaklı ağaçtan. Tavus iblisin dediklerine bir bir inanmadı ama o cennette daima kalmanın, hiç kovulmamanın hesabını kitabını yaparken iblis, iblisliğini yapmıştı çoktan. Havva ve Adem tavusun ağzında bir inci tanesi olarak cennette soktuğu iblis yüzünden cennetten kovuldular.
Ona eşlik eden yılanda onun yüzünden kovuldu cennetten. Böylece tavus, Adem, Havva, yılan hepsi cennetten kovulup, işte iki kapılı hana geldiler. Dostu düşmanı hepsini kandırdı işte o tavus. Güzel tüyleri rengarenk tüyleri hatırına gören kandı. O da önlerine düştü hepsini cennetten kovdurdu. Kim ki onun renkli tüylerine kandı, ağzında taşıdığı iblis oldu. Tavus işte böyle bir kuştur. Ondurur ha ondurur gafil, koşturur ha koşturur peşinden.
Ya o ağaç neydi bilir misiniz? Yasak ağaç. Havva ile Adem‘in yasak halde olduğu yedikleri ağaç. Buğdaydır o buğday. Peki nedir bu buğday. Bu buğday dünyalıktır, nefsin istediyse odur dünyayı ister. Buğday peşinde koşan tavusun peşinden ayrılmasın.
Geändert von eren68 (27.01.21 um 13:34 Uhr)
Babalar önde gider, evlatlat yol bilmez!