Okuma süres 1 dk, 22 sn
Menî ve mezîden de idrar gibi sakınmak gerekir mi? Bunlar da kabir azabina sebep olmakta idrara benzerler mi?
(1) Menî ve mezîde, idrar gibi kaba pisliktirler; yıkanıp elbiseden ve, bedenden çıkarılmaları gerekir. Dolayısıyla bunların insanın üzerinde bulunmaları, ibadetin (namaz) sihhatine engeldir. İnsanın sahih namaz kılmayışı, sadece kabir azâbına değil, belki de cehennem azâbina da sebeptir. Ancak Resûlüllah Efendimiz özellikle "idrardan sakının, çünkü kabir azâbının çoğu ondandır" (17 Ibn Mâce, Tâhâret 26; Nesâî, sehv 88; Müsned N/326, 388, 389 VI/61) buyurmuş ama, meni için böyle söylememiştir (böyle söylediğini bilmiyoruz). Gerçi bunun hikmetlerinden biri de belki, insanın menîye göre çok sık idrar boşaltması ve idrarın, sert bir satha vurduğunda sıçrama özelliğinin olması, bu yüzden de ondan sakınabilmek için çok titizlik istemesidir. Menî de böyle olsa belki, menî için de böyle söylenecekti. Ama temizleme bakımından, menî ile idrar arasında fark bulunduğu da bir gerçektir. İdrar ancak yıkamakla temiz olur, menî ise kurumus olması şartıyla ovalanarak da temizlenebilir. Kadın menîsi ise ince olduğundan, bir görüşe göre onun da yıkanması gerekir. İmam-i Şâfiî'ye göre ise, menî zaten temizdir. (18 Bk. M. Zihnî Efendi Nimet-i Islâm 133 ,148) İmam-i A'zam'in Muhammed Bâkir'la aralarında geçen bir konuşmadan, ona göre de idrarın meniden pis olduğunu anlıyoruz. (19 Ebd Zehrâ, Mezhepler Tarihi (Terc. AbdülKadir Sener) 194)